Günümüz İş Ekosisteminde Hız, Verim ve Kazanç Arasındaki İlişki
Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle toplum büyük bir değişim geçiriyor. Bu değişim sadece kültürel açıdan bir değişim değil aynı zamanda insanların bir teknolojiden ne beklediği ile ilgili de bir değişim. Kullanıcılar artık yeni çıkan bir teknolojiyi kullanacağı zaman bu teknolojinin sürekli güncel olmasını ve kendini yeni durumlara hızla adapte edebilmesini temel özellik olarak görüyor.
Bu sabırsızlık ve hızlı tüketim sonucunda da teknoloji trendleri çok hızlı bir şekilde yön değiştiriyor ve birçok yeni teknoloji bir anda “demode” olarak nitelendiriliyor. Bu da teknoloji, üreten şirketlerin sürekli güncel kalmalarını daha da zorlaştırıyor ve zaten oldukça rekabetçi olan teknoloji geliştirme piyasasını daha acımasız hale getiriyor.
Şimdi bu sabırsızlığın getirdiği yükün günümüz iş ekonomisine olan etkisine ve nasıl çözülebileceğine daha yakından bakalım.
Sabırsızlık Yüzyılı ve Teknoloji
Günümüz teknoloji trendlerini ve kullanıcıların beklentilerini en iyi tarif eden anahtar kelimelerden biri “sabırsızlık”. Birçok uygulama kullanıcısı indirdikleri uygulamada aradığı özellikleri ilk birkaç dakika içinde bulamazsa hemen siliyor. Bu da o uygulamanın başarısını ve kullanma yüzdesini ciddi bir şekilde düşürüyor. Bu da günümüzde başarılı bir uygulama için en önemli olan şeyin güçlü bir ilk izlenim olduğunu gösteriyor çünkü eğer bir kişi uygulamayı ilk kullandığında sevmezse ve silerse o kişinin aynı uygulamaya tekrardan şans vermesi oldukça düşük bir olasılıktır.
Kullanıcıya güçlü bir izlenim verebilmek ve uygulamanın elde tutma yani “retention rate” değerini artırabilmek için uygulama geliştiriciler birçok farklı sistem geliştirmiştir. Bu sistemlerden biri olan agile (çevik) sistem ise uygulamaların normalden çok daha hızlı bir şekilde geliştirilip piyasaya sürülmesini mümkün kılıyor. Ancak agile sistemin gerektirdiği hızı ve verimliliği sağlamak için oldukça yüksek bir iş gücü ve bütçeye ihtiyaç duyulmaktadır.
Bu yüksek bütçe ve iş gücü ise özellikle küçük firmaların bulmakta oldukça zorluk çektiği bir şeydir. Bu sebeple birçok firma Low Code teknolojisini ana geliştirme araçları haline getirip daha hızlı, verimli ve kazançlı uygulamalar geliştirmeye başladı.
Şimdi Low Code teknolojinin günümüz iş ekonomisindeki verimi, hızı ve kazancı nasıl arttırabileceğine daha yakından bakalım.
Low Code ile Beklentilere Cevap Vermek
Low Code %80 hazır şablonlara dayanan ve elle kod yazma miktarını en aza indiren bir teknolojidir. Bunun sayesinde uygulama geliştiriciler çok daha hızlı sürede uygulamalar geliştirebilir. Ayrıca low code teknolojisi citizen developerlar tarafından da kullanılabildiği için uygulama geliştirme ekiplerine ayrılan bütçe düşürülerek daha az sayıda çalışanla oldukça etkili uygulamalar geliştirilebilir bu sayede de uygulamadan sağlanan ne kazanç artmış olur.
Bunlara ek olarak low code teknolojisi agile sistemler ile entegre bir şekilde çalışabilir. Bu sayede şirketinizdeki sahip olduğunuz veya yeni kuracağınız agile ekip çok daha verimli bir şekilde çalışabilir. Bu hız verim ve yüksek kazanç sayesinde ise şirketiniz toplumdaki teknolojik trendlere çok daha hızlı cevap verebilir hale gelir ve güncel gelişmelerden geri kalmayarak büyük başarı elde eder.
Ancak low code teknolojisi çoğunlukla bir aracı platform ile kullanılmaktadır. Bu platformlardan biri olan ve uzun süreli bir deneyime sahip olan AppCube ise Huawei Ar-Ge ekibinin geliştirmiş olduğu Low Code destekli bir yazılım geliştirme platformudur.
Şimdi AppCube’un ne tür avantajları olduğun daha yakından bakalım.
AppCube’un Günümüz İş Ekosistemindeki Avantajları
AppCube sadece low code teknolojisini kullanabildiğiniz bir araç değil aynı zamanda uygulama geliştirme sürecinizi her açıdan kontrol edebildiğini kapsamlı bir platformdur.
AppCube’un sahip olduğu özellikler sayesinde elde edeceğiniz avantajlardan bazıları:
- Daha gelişmiş agile (çevik) sistemler sayesinde uygulama geliştirme süresini kısaltarak ürünün piyasaya rakiplerinizden daha erken sürülmesini sağlayabilirsiniz.
- Hazır şablonlar ve geniş kütüphanesi sayesinde elle yazılan kod miktarını minimuma indirerek daha az bütçe ile başarılı uygulamalar geliştirip yüksek kazançlar sağlayabilirsiniz.
- Önceden geliştirdiğiniz içerikleri ve yazılımları tekrar kullanabildiğiniz için her seferinde sıfırdan bir uygulama geliştirmenize gerek kalmayacaktır. Bu sayede de uygulama geliştirme süreciniz oldukça hızlanacak ve verimi artacaktır.
- Geniş ekran çözümleri sayesinde uygulama geliştirme sürecinizin her aşamasını genel bir çerçeveden kontrol edebilir ve elde ettiğiniz verileri çok daha kolay bir şekilde analiz edebilirsiniz. Bu sayede geliştirdiğiniz ürün çok daha hatasız ve yüksek performanslı olur.
- Uygulamaya getireceğiniz yeni güncellemelerde eskiden geliştirdiğiniz içerikleri de kullanabildiğiniz için kullanıcılarınızın taleplerine daha hızlı bir şekilde uyum sağlayabilirsiniz.
AppCube ile Teknoloji Trendlerine Yetişin
Huawei tarafından geliştirilen AppCube sayesinde günümüz iş dünyasının hızlı değişen isteklerine en uygun uygulamaları daha hızlı ve hatasız bir şekilde geliştirebilirsiniz. Bu sayede sabırsızlık yüzünden kaynaklanan ve uygulamanızın elde tutma yüzdesini düşüren faktörleri en aza indirip daha yüksek kazanç sağlayabilirsiniz.
Kısacası günümüz iş dünyasındaki hızla değişen teknoloji trendlerine ayak uydurmak ve daha müşteri odaklı uygulamalar geliştirmek AppCube’un yıllardır biriktirdiği deneyimi sayesinde hem daha hızlı hem de daha verimli bir şekilde mümkün.
AppCube low code platformunu ücretsiz deneyimlemek ve Low Code hakkında daha fazla bilgi almak için appcubecloud.io adresinden bize ulaşabilirsiniz.